Mozart’ın şehri Salzburg’a gitmek için 10 neden (Salzburg gezi rehberi)

Avusturya’nın en büyük dördüncü kenti Salzburg’da her yaz düzenlenen festival (20 Temmuz-30 Ağustos) bir çok yıldızı ve ünlü ismi ağırlıyor. 40 gün boyunca sahnelenen klasik müzik konserleri, operalar ve tiyatro oyunları 80 ülkeden 250 bin ziyaretçiyi Salzach nehri kıyısındaki bu kente çekiyor.

Festival her yıl Katedral Meydanı’nda sahnelenen „Jedermann“ (Her Adam) isimli oyunla açılıyor. 1917 tarihli oyun aynı zamanda Salzburg Festivali’nin başlatılmasına da vesile olmuş. Kentte, Katedral Meydanı dışında en önemli gösterilerin sahnelendiği iki büyük mekan daha festival boyunca dolup taşıyor.

Tarihin en büyük bestecilerinden Wolfgang Amadeus Mozart dünyaya gözlerini 1756’da bu sarı renkli binada açtı. Şimdi burası onun adına düzenlenmiş bir müze. Mozart hayranları, hemen doğduğu evin yakınlarında bestecinin Viyana’ya taşınana kadar yaşadığı bir başka evi de ziyaret edebilir.

Bu bölgedeki kafelerin, pubların ve mağazaların şık tabelaları sizi kendine çekecektir. Salzburg ruhunu yaşamak için buradaki meşhur suflelerin, çikolataların, marzipanların ve diğer tatlıların tadına mutlaka bakmak gerek.

Mozart’ın yaşadığı dönemdeki gibi bugün de kentin tarihi bölgesinin karakterini dar sokaklar ve geniş meydanlar şekillendiriyor. En meşhuru olan Kapitelplatz, kentin sembolü Avrupa’nın en büyük ortaçağ kalelerinden Hohensalzburg Kalesi meydana tepeden bakıyor. Tarihi şehir merkezi 1996’dan beri UNESCO Dünya Mirası listesinde.

16’ncı yüzyılda Salzburg prens-başpiskoposu, gücünü ve prestijini kanıtlamak için Katedral semtindeki sarayını ve St. Peter’s Klisesi’ni İtalya Barok tarzıyla yeninden inşa ettirdi. Amacı „Kuzeyin Roması“nı yaratmaktı. Salzburg Katedrali şu anda büyük bir yatırım olarak kabul ediliyor: Alplerin kuzeyindeki ilk Barok kilise binası.

Hellbrunn Sarayı, Salzburg prens-başpiskoposunun prestij bina projelerinden biriydi. Hidrolik mühendisliğinin bu şaheseri, yılda 300 bin ziyaretçi çekiyor. Hellbrunner Allee’yi çevreleyen yaşlı ağaçlar, parktaki nadir böcekler, yarasalar ve ağaçkakanlar için doğal yaşam alanı sağlıyor.

Nişanlı çiftler, Mirabell Sarayı’nın Mermer Salonu’nda “evet” demek için hafta sonu boyunca sıraya giriyor. Prens-başpiskopos Wolf Dietrich, bu sarayı aşkının bir göstergesi olarak 1606 yılında, sevgilisi Salome Alt için yaptırmış. Park, Alp manzarasıyla çevrelenmiş Hohensalzburg Kalesi’ne kadar uzanan bir görüntü sunuyor.

Salzburg’un üç yerel dağından biri olan Mönchberg, püristik mimarisiyle Modern Sanatlar Müzesi’ne ev sahipliği yapıyor. Burada, özellikle Avusturya modernizminin grafik ve fotoğraf çalışmaları sergileniyor. Müze terası, Salzburg’un en güzel manzaralarından birine sahip.

Avusturyalı milyarder Dietrich Mateschitz, 2003’ten bu yana tutkusunu halkla paylaşıyor: Uçaklar, hızlı arabalar, lezzetli yemekler. Mozart operaları ve TV şovları, tarihi uçak koleksiyonunun ortasındaki benzersiz bir mimariye sahip cam ve çelik yapıdaki Hangar-7’de gerçekleştirilecek. Etkinlik mekanında ayrıca Alp manzaralı bir gurme restoran ve barlar bulunuyor.

2019 için not etmeyi unutmayın: Temmuz ayının ilk hafta sonunda Electric Love Festival yapılıyor. Genellikle motor sporları için kullanılan Salzburgring pistindeki festivalda bol müzik ve dans, 120 DJ var. Festival Avusturya’nın en önemli elektronik müzik festivali olarak kabul ediliyor.