[ad_1]
Hasbelkader başladığı ve 3 yıla 11 ülke sığdırdığı araba seyahatinde yolları ev, 1976 model klasik „Fiço“ otomobilini kendine yoldaş edinen Bosna Hersekli macera tutkunu Amar Camo, gezileriyle adeta bir modern zaman „Evliya Çelebisi“ olarak dikkat çekiyor.
Avustralya’da topoğraf olarak çalışan Bosna Hersekli Camo’nun hayatı her yıl izin için geldiği memleketinde eski Yugoslavya otomobili Zastava 750, namıdiğer „Fiço“ almasıyla değişti.
Klasik araba tutkunu Camo, „Halkın arabası“ olarak da tanınan Fiço’yu kısa sürede kendi elleriyle tamir ederek yollara hazır hale getirdi. Arabasına adeta aşık olan Camo, Bosna Hersek içinde yapmaya başladığı gezilerinin rotasını yurt dışına çevirmeye karar verdi.
Camo, Yeşil Fiçosu ile ilk uluslararası seyahatini üç yıl önce Bosna Hersek’ten İtalya’ya gerçekleştirdi. Bu gezi onun için bir dönüm noktası oldu. Klasik arabasının güzelliği ve yolların heyecan dolu dünyası onu kısa sürede adeta bir „modern zamanEvliya Çelebisi’ne dönüştürdü.
ELLER ALET DOĞA TAMİRHANE
„Ficacrew“ (Fiço Tayfası) adını verdiği yolculuklarını bazen arkadaşları bazen de farklı ülkelerde buluştuğu dostlarıyla gerçekleştiren Camo, bugüne kadar Hırvatistan, Slovenya, Avusturya, Kosova, Karadağ, Arnavutluk, Sırbistan, Bulgaristan, Yunanistan ve Türkiye’ye macera dolu seyahatler yaptı.
Yolculuk sırasında sıkça bozulan arabasını kendi elleriyle uygun bir yerde tamir eden Camo, konaklamayı ise genellikle kendisinin „yollardaki evi“ olarak kullandığı çadırında tabiatın içinde yapıyor.
Otomobiliyle gittiği yerlerin fotoğraf ve videolarını da çeken gezgin, seyahatlerini bu şekilde sosyal medya üzerinden takipçileriyle de paylaşıyor.
Amar Camo, yaptığı açıklamada, halk dilinde Fiço olarak tanınan Zastava 750’yi sadece klasik bir araba olduğu için aldığını, öncesinde bir seyahat niyeti bulunmadığını belirterek, Bosna Hersek’te Fiço ile ilgili herkesin bir hatırası bulunduğunu, arabayı görenlerin adeta tarihte bir yolculuğa çıktığını dile getirdi.
„İSTANBUL’DA ‚ARKADAŞ‘ DİYEREK BİZİ DURDURDULAR, İKİ SAAT ÇAY İÇİRDİLER“
Her şeyin İtalya gezisiyle başladığını ardından kendini yollarda bulduğunu anlatan Camo, gezilerini Avustralya’dan Bosna Hersek’e geldiği tatil dönemlerinde yaptığını kaydetti.
Camo, arabasının yollarda sıkça bozulduğunu, kimi zaman iterek çalıştırmak zorunda kaldıklarını ifade ederek, gittikleri yerlerde insanların kendilerine sıcak davrandıklarını ve yardım ettiklerini söyledi.
Fiço ile İstanbul’a giderek unutulmaz bir yolculuk yaşadıklarını anlatan Camo, „İstanbul sokaklarında sürerken bir gün önümüze geçtiler. ‚Arkadaş‘ diyerek bizi durdurdular. Sonra bize iki saat çay içirdiler, hediye verdiler. Harika bir şeydi.“ diye konuştu.
BİR SONRAKİ ROTA: KUZEY AFRİKA
Camo, yolculuğun çok zevkli olsa da bazen fiziki olarak çok zorlandığını dile getirerek, seyahatin en meşakkatli kısmının çadır kurmak olduğunu ifade etti.
İnstagram’da „Ficacrew“ adında bir sayfa açtığını ve oradan yolculukla ilgili paylaşımlar yaptığını kaydeden Camo, Bosna Hersek içinde sıkça gezdiği için ülkenin tanıtımı adına da bu sayfanın güzel bir araç olduğunu söyledi.
Camo, gelecek hafta uzun sürecek bir Kuzey Afrika gezisine hazırlandığını aktararak, „İtalya’dan Tunus’a geçeceğiz. Oradan Cezayir ve Fas’a gideceğiz. Daha sonra Fas’tan İspanya’ya geçiş yapacağız. Avrupa üzerinden de Bosna Hersek’e geri geleceğiz.“ dedi.
[ad_2]
Devamini oku >>