[ad_1]
Baş ağrısı, her yaştan insanın yaşadığı ve çözümü için en çok ilaç kullanılan rahatsızlıkların başında geliyor. Mevsim dönümlerinden strese, nörolojik problemlerden diş hastalıklarına dek pek çok sebebi olan baş ağrısının bazı spesifik türleri de var. Girişimsel Nöroradyoloji Uzmanı Doç. Dr. Eren Erdem, görme bozukluklarının eşlik ettiği dirençli baş ağrısı şikayetinde tanısı zor konulan “yalancı tümör” riskinin mutlaka değerlendirilmesi gerektiğini belirterek hastalığın belirtilerini şöyle anlattı:
YALANCI TÜMÖR TANISI ZOR BİR HASTALIK
“Hastalar özellikle göz arkalarında yoğunlaşan baş ağrısından şikayet ederler. Baş ağrısının yanı sıra, görme bozuklukları (çift görme, bulanık görme ve geçici görme kaybı gibi), kulak çınlamaları, kulak uğultuları ve başta ağırlık hissi sıklıkla bildirilen rahatsızlıklardır. Tüm bu şikayetler, tümör oluşumunu işaret etse de yapılan muayene ve tetkikler genellikle normal sonuç verir. Buna bağlı geliştirilen tedavi yöntemleri ise hasta için fayda sağlamaz. Beyin omurilik sıvısında artış tespit edilse de, tomografi ve MR sonuçlarında çoklukla net bir bulguya rastlanmaz.”
Yalancı tümörün oldukça spesifik ve tanısı zor bir hastalık olduğunu, hasta hikayesinin detaylıca dinlemesinin tanıyı kolaylaştırdığını ifade eden Doç. Erdem, girişimsel nöroradyolojinin hastalığın teşhis ve tedavisinde önemli fark yarattığı görüşünde.
YALANCI TÜMÖR NASIL TEDAVİ EDİLMELİ?
Yalancı tümörün tedavi edilebilen bir hastalık olduğunu belirten Erdem, “Tedavi edilmemesi halinde ciddi görme bozukluklarına hatta körlüğe yol açabilen yalancı tümör, ilaçla uzun vadede tedavi edilebilen bir hastalıktır. Ancak uzun süre dar bir görme alanı ve baş ağrısı ile yaşamak istemeyen hastaların girişimsel nöroradyoloji sayesinde küçük bir kesiden girilerek daralan toplardamara yapılacak stent uygulaması ile birkaç saat içinde kalıcı bir çözüme ulaşmak mümkün. Yaşam kalitesini olumsuz etkileyen ve kalıcı hasarlara yol açan yalancı tümör, gelişen tıbbın nimetlerinden biri olan girişimsel nöroradyoloji ile kısa zamanda tedavi edilebilmektedir” dedi.
[ad_2]
Kaynak