[ad_1]
Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Anadolu Üniversitesi iş birliğiyle Afyonkarahisar’ın Emirdağ ilçesinde yürütülen Amorium Antik Kenti kazısında elde edilen bulgular kullanılarak şehir, bilgisayar ortamında canlandırılıyor.
Geçmişi MÖ 2000’li yıllara uzanan Amorium Antik Kenti, 1987’de İngiliz bilim adamı Prof. Dr. Martin Harrison’ın yüzey araştırmasıyla gündeme geldi. Kazı çalışmalarını 1993-2009 yılları arasında İngiliz araştırmacı Dr. Chris Lightfoot’un yaptığı antik kent, Hitit, Frig, Yunan, Roma, Bizans, Selçuklu ve Osmanlı olmak üzere 7 uygarlığın izlerini taşıyor. Amorium Antik Kenti’nde Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Anadolu Üniversitesi iş birliğinde başkanlığını Prof. Dr. Zeliha Demiral Gökalp’ın yaptığı kazıda önemli bulgulara ulaşıldı.
Gökalp, 5 yıldır sürdürdüğü kazı çalışmasına ilişkin yaptığı açıklamada, Amorium’un 90 hektarlık bir alana yayıldığını söyledi.
16 İLE 18. YÜZYIL OSMANLI YERLEŞİMİNİ KANITLAR NİTELİKTE
Höyüğün üzerindeki surlarla çevrili kısmını „yukarı şehir“, kentin aşağısındaki alanı da „aşağı şehir“ diye isimlendirdiklerini anlatan Gökalp, şöyle konuştu:
„Kazıya 2013’te Afyonkarahisar Müzesi başkanlığında başladık. Ancak ondan önce burada kesintisiz devam eden kazılar sürdü. O süreç içerisinde de aşağı şehir kısmında büyük bir kilise, Bizans hamamı, üzüm ezme havuzları ve kentin iki ana girişinde kazı çalışmaları yapıldı. O dönemki kazılarda, Selçuklu ve Osmanlı dönemlerine tarihlenen sikkeler ve seramik fırını bulunmuştu. Yukarı şehir kısmında iç sur olduğunu düşündüğümüz alanda bu yıl çalışmalarımızı yoğunlaştırdık. Niyetimiz iç suru kuleleriyle birlikte tamamen ortaya çıkarmak. Oldukça iyi bir işçilik gösteren duvarlara sahip ve kentteki Tük-İslam yerleşimine ilişkin bulgular barındırıyor. Özellikle bu yılki kazı buluntuları, iç surda 16. ile 18. yüzyıl Osmanlı yerleşimini kanıtlar nitelikte.“
Gökalp, hedeflerinin Amorium’daki Geç Antik Çağ’dan Osmanlı dönemine kadar şehirdeki değişimi ve dönüşümü yakalamak olduğunu dile getirdi. Son çalışma alanlarının yukarı şehir kısmındaki „Bazilika B“ adlı kilise olduğunu belirten Gökalp, „2018 yılı çalışmalarımızda söz konusu yapının, kentin yol ağıyla olan ilişkisi yönünden önemli sonuçlara ulaşıldı. Üç kazı noktasında da Orta Çağ günlük yaşamına ışık tutacak seramik, maden ve cam gibi küçük buluntular ele geçti.“ diye konuştu.
ZİYARETÇİLERE 3 BOYUTLU SUNUM
Kazı bölgesinde ziyaretçiler için yönlendirme ve bilgilendirme tabelalarının yerleştirildiğini söyleyen Gökalp, şöyle devam etti: „Arkeolojik kazıların sürdüğü yerlerde yapı bakiyeleri çoğu zaman temel seviyesinde ortaya çıkmakta ve bu durum da yapılar ve kentin algılanmasını güçleştirmektedir. Amorium’da yer alan tarihi mekanların algılanmasına yönelik antik kentin canlandırılması için 3 boyutlu video tasarlandı. Bunu ilerleyen süreçte ziyaretçilerimiz için interaktif olarak sunmayı planlıyoruz. Ayrıca çağın popüler teknolojilerinden biri olan ‚VR gözlük‘ yine Anadolu Üniversitesinin katkılarıyla hazırlanıyor.“
Gökalp, Amorium Antik Kenti’nin Afyonkarahisar’da bir ören yeri statüsüne kavuşturulması halinde şehir turizmine olumlu katkılar sunacağını belirterek şunları kaydetti:
„Diğer antik kentler gibi, ayakta tapınak, büyük tiyatro, agora ya da sütunlu yolları içerisinde barındırmıyor. Büyük bir ihtimalle zamanında vardı ama Bizans döneminde dönüştü. Fakat bunun yanında yaşayan bir Orta Çağ kenti olduğunu söyleyebiliriz. Kente iklim koşulları dışında çok fazla bir müdahale olmadığı için kazılarda buluntuları özgün yerinde buluyoruz. Bu açıdan önemli.“
[ad_2]
Devamini oku >>