[ad_1]
Eriş, Ticaret Bakanlığınca uygulamaya konulan ve etiketlerde yerini alan „Yerli Üretim“ logosu başta olmak üzere bu alanda yürütülen çalışmaları değerlendirdi.
Yerli ve milli üretime yönelik duyarlılığın artmasının önemine işaret eden Eriş, ABD’nin yaptırımları sonrası yaşanan sürecin ekonomi için bir aşılanma dönemi olması ve buradan bağışıklık kazanılarak çıkılması gerektiğini söyledi.
Eriş, dışa bağımlılığın azaltılması ve yabancı paraya bağlı dalgalanmaların önüne geçilmesi için yerli üretimin artırılması gerektiğine dikkati çekerek, „Türkiye’nin kalkınmasının anahtarı olan yerli üretim konusunda Ticaret Bakanlığının uygulamalarını destekliyoruz. Atılan önemli adımların ileri bir noktaya taşınması için ‚yerli‘ ve ‚milli‘ kavramını hesaplanabilir bir endeks vasıtasıyla puanlayarak somutlaştırmanın gerekli olduğuna inanıyoruz.“ diye konuştu.
Bakanlığın „Yerli Üretim“ logosunun tüketicilerin farkındalığını artıracağını ve harcama tercihlerinin bu doğrultuda yönlendirilmesine katkıda bulunacağını vurgulayan Eriş, bu logonun yanına yazılacak puanın da söz konusu katkıyı bir üst seviyeye çıkarabileceğini dile getirdi.
Eriş, ürünlerin yerlilik oranlarını net olarak tarif etmek, objektif, sayısal, ölçülebilir kriterler belirlemek ve ülke içinde bu doğrultuda bir rekabet oluşturmak için dernek olarak akademik bir kadroyla Yerli ve Millilik Endeksi’ni (Mildeks) geliştirdiklerini belirterek, „Bu endeksi kamu kurumlarıyla yapacağımız anlaşmalarla zenginleştirmek istiyoruz. Bunun için Ticaret Bakanlığından destek bekliyoruz.“ ifadesini kullandı.
„AMACIMIZ YERLİLİKTE ANLAMLI BİR YARIŞ BAŞLATABİLMEK“
Eriş, yerli ve milli kavramlarının herkesin aklında farklı tanımlara sahip olduğuna işaret ederek, bu kavramları olabildiğince kapsamlı bir şekilde ölçmek gerektiğini söyledi.
Mildeks’in hesaplanma kriterlerinin üniversiteler bünyesinde titizlikle yapılan akademik bir çalışma sonucu ortaya çıktığının altını çizen Eriş, şunları kaydetti:
„Asıl amacımız ölçülebilir bir baz etrafında yerli ve milli kalkınma için güzel ve anlamlı bir yarış başlatabilmektir. Öte yandan hem genel toplamdaki hem alt kategorilerdeki Mildeks puanlarının önemli bir karar verme ve satın alma kriteri olması gerektiğine inanıyoruz. Mildeks puanı yüksek olan firmaların gerek kamu kaynaklarından faydalandırılmasını gerekse ihalelerde pozitif ayrımcılığa tabi tutularak ihtiyaç duydukları alanlarda desteklenmesini istiyoruz. YİDER olarak amacımız uluslararası firmaları dışlamak değil. Tam tersine ülkemizde faaliyet gösteren yabancı şirketlerin yatırımlarının, özellikle de katma değerli yatırımlarının önünü açmamız gerekiyor. Mildeks hesaplanırken sadece sermayenin yerlilik oranı değil, onlarca ilgili parametre hesaba katılır. Bu bakımdan yabancı sermayeli firmaların Mildeks puanları, Türkiye’nin yerli ve milli kalkınmasına sundukları destek oranında yüksek çıkacaktır. Her firmanın puanı aynı parametrelerle hesaplanacak. Diğer taraftan, parametrelerin endeks içindeki ağırlıkları firmanın içinde bulunduğu sektöre göre değişiklik gösterebilecek.“
Eriş, bu doğrultuda, tüm etiket, tarife ve fiyat listelerinde bulunması zorunlu „Yerli Üretim“ logosuna ek olarak, firmaların „Mildeks“ puanlarının 0 ile 100 arasında değişen puanlar şeklinde belirtilmesinin ya da „Mildeks“ puanını baz alan A, B, C şeklinde yerli ve millilik derecelendirmesinin yer almasının, uygulamanın daha da büyük fayda üretmesine katkı sunabileceğini bildirdi.
[ad_2]
Devamini oku >>