[ad_1]
Kırmızı Kedi kitap eylülde, çocuklara bir yandan iyilik ve doğruluk gibi değerleri, öte yandan mevsimleri ve meslekleri çizimlerle ve öykülerle öğreten 4 yeni kitap yayımladı: Dicle Keskinoğlu’nun Nalan Alaca tarafından resimlenen „Şarjlı İyilik Asası“, Annette Pehnt’in Jutta Bauer tarafından resimlenen ve Mehmet Barış Albayrak tarafından Türkçe’ye çevrilen „Huysuz/Müthiş Berbat Günler“, Sertan Çağlar’ın Linda Nihan Lafcı tarafından resimlenen „Hayal Gezegeni’ne Ejderha Engeli“ ve Koray Avcı Çakman’ın Elif Balta Parks tarafından resimlenen „Diş Doktoru/Meslekleri Öğreniyorum-2“.
Şarjlı İyilik Asası
Bu kitapta çok değişik bir aileyle tanışacaksınız. Örneğin evin babası her sabah gazeteden iyilik yapanların başına gelen kötü olayları okuyor çocuklarına. Eşi, her haberden sonra insanların hâlâ nasıl iyilik yapmaya devam edebildiklerini anlamadığını söylüyor. Çocuklarına da başkalarına yardım etmemeleri gerektiğini öğretiyorlar, çünkü ederlerse mutlaka başlarına kötü bir şey geleceğini düşünüyorlar. Anlayacağınız bu ailedekiler hiç iyilik yapmıyorlar!
Ablasıyla abisinin ne düşündüğünü tam olarak kestiremese de evin en küçüğü Peri, henüz kendi yolunu çizmemiş. Annesiyle babasının istediği gibi biri olmaya çalışıyor ama pek emin değil. İyilik onların söylediği kadar kötü bir şey mi acaba? Bir gün köpeği Pireli’nin bulduğu şey de işleri iyice karıştırıyor. Bir iyilik asası bu, hem de şarjlı!
Arka Kapak:
Peri’nin ailesi iyilik yapanlardan, iyilik isteyenlerden, hatta „iyilik“ kelimesinden hiç hoşlanmıyor. Onlara göre insanların başına ne gelirse bu malum kelime yüzünden geliyor. Birine bir kez yardım ederlerse hep etmek zorunda kalacaklarından korkuyorlar. İşte bu nedenle kimseye iyilik yapmıyorlar, çocuklarının yapmasını da istemiyorlar.
Peki bir Şarjlı İyilik Asası, onların ya da en azından küçük kızları Peri’nin fikrini değiştirir mi dersiniz?
Huysuz/Müthiş Berbat Günler
Huysuz; gerçekten çok huysuz, geçimsiz, hiçbir şeyden memnun olmayan, arkadaşlık etmeyi sevmeyen bir ayıcık ama aslında çok tatlı. Güneşi sevmiyor, çünkü terleyebilir. Yağmurdan hoşlanmıyor, çünkü ıslanabilir. Evinde misafir istemiyor, misafirliğe de gitmiyor. Hiçbir şey ya da hiç kimse Huysuz’u mutlu etmiyor. İyi ki etrafında Tingeli gibi birçok arkadaşı var! Onlar Huysuz’u olduğu gibi kabul ediyorlar ve mevsim değişimlerinin anlatıldığı ikinci kitapta da ilk kitapta olduğu gibi onu çok seviyorlar!
Arka Kapak:
Huysuz’un başı bu kez de mevsimlerle dertte! İlkbaharda çiçekler açıyor ve herkes çok sevinçli. Bir de bahar temizliği denen şey var tabii! Huysuz’a göre bunların hepsi korkunç! Sonra yetmezmiş gibi bütün sıcağıyla yaz geliyor. Huysuz sıcaktan nefret ediyor ve koca kürkü onu bunaltıyor ama çokbilmiş insan çocuğu Marie kadar değil! Derken biraz havalar serinliyor ve sonbaharla yapraklar sararıyor. O da ne, Huysuz’un biraz boğazı ağrıyor! Yoksa hasta mı oluyor? Neyse ki Tingeli ve Koyun var… Çok geçmeden kış kapıyı çalıyor, Huysuz’un bahçesi karla kaplanıyor! Rezalet!
Hayal Gezegeni’ne Ejderha Engeli
Hayal Gezegeni, bir sürü masal kahramanının, çeşitli hayvanların mutlu mesut yaşadığı bir yer. Ama bir gün bu güzel gezegene biri geliyor. Bir EJDERHA! Ve bu ejderha, Hayal Gezegeni’ndeki kuralların hiçbirine uymuyor. Kendine şato yapmak için yasak olmasına rağmen ağaçları kesiyor, herkesi rahatsız ediyor, huzursuzluk çıkarıyor ve orada yaşayanların hiçbirini dinlemiyor. En sonunda Hayal Gezegeni ahalisi birlik olup ejderhayı kovuyorlar!
Sertan Çağlar, bu kitabında birlik olmanın önemini, kalbinizi ejderha ateşi gibi ısıtacak bir öyküyle anlatıyor.
Arka Kapak:
Ne kadar uzakta olduğunu ben bilemem
Ama senin bildiklerinin dışında bir yerde,
Sadece hayallerle ulaşılabilen bir uzaklıkta,
Hayal Gezegeni’nde geçiyor anlatacaklarım.
Ben gördüm mü? Görmedim.
Sordum soruşturdum, bir bilene danıştım.
Öğrendim hakkında yazılıp çizilen her şeyi
Ve senin için yazdım bu kitaba tüm bildiklerimi.
Diş Doktoru/Meslekleri Öğreniyorum-2
Ceren ve ikiz kardeşi Eren çok iyi anlaşıyor, her gün oyun oynuyorlar. Ceren’in oyuncak bebeği Mine’yi hayallerinde maceradan maceraya koşturuyorlar. Ama o gün Mine’nin canı hiç oynamak istemiyor. Çünkü dişi çok ağrıyor! Peki şimdi ne olacak?
Dişin ağrıdığında kime gitmelisin biliyor musun? Diş doktoruna!
Değerler Eğitimi Serisi ile birçok okulun okuma listesine giren ve çocuklara sıcacık öyküleriyle „temizlik“, „hayvan sevgisi“, „başkalarının haklarına saygılı olma“ gibi kavramları öğreten Koray Avcı Çakman bu kez de meslekleri açıklıyor.
Arka Kapak:
Küçük okurlarımızın yakından tanıdığı Koray Avcı Çakman, Meslekleri Öğreniyorum Serisi’nin ikinci kitabında çocuklara diş doktorunun neler yaptığını eğlenceli bir öyküyle anlatılıyor.
[ad_2]
Devamini oku >>
